Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, İstiklal Marşı'nın 101'inci yıldönümünde “İstiklal Marşımız ve Mehmet Akif Ersoy” paneli düzenledi.
Panele Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Recep Duymaz, Prof. Dr. Ahmet Günşen ve Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Topaloğlu konuşmacı olarak katıldı.
Trakya Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Gazi Mustafa Kemal Atatürk Konferans Salonunda gerçekleştirilen program saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başladı. Ardından Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü yüksek lisans öğrencisi İbrahim Daş, Mehmet Akif Ersoy’un “Derviş Ahmet” başlıklı şirini okudu.
Programda bir açılış konuşması yapan Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Topaloğlu “İstiklal Marşımızın 101. yılını kutluyoruz. Gerçekten de yüz bir yıl önce son derece felaketli günlerde yazılan ve kabul edilen marşımızı bugün yüz bir yıl sonra kesintiye uğramaksızın hür vatan toprakları üzerinde okuyoruz. Bu, büyük bir sevinç ve bahtiyarlıktır. Hepimiz çok mutluyuz. İstiklal Marşımız, bu aziz vatan toprağında Türk milleti ile birlikte sonsuza dek var olacak ve okunacaktır. Bu, millet olarak hepimizin duası, dileğidir.” dedi.
İlk konuşmacı olarak söz alan Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Günşen, Mehmet Akif Ersoy’un tartışmalı kişiliği hakkında bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Günşen, Mehmet Akif Ersoy’un 63 yıllık ömrüne birçok önemli eser sığdırdığını, İstiklal Marşı’nı kendi eseri olarak zikretmediğini bu eseri topluma adadığını ve Türk milletine armağan ettiğini ifade ederek “Türk milleti ecdadını tanıdıkça büyük işler yapmaya çalışacaktır. Büyük işler başarmak istiyorsak tarihimizin büyük olaylarını ve şahsiyetlerini bilmek zorundayız. Mehmet Akif de bunlardan biridir. Kendi sözleriyle Akif, hayal ile alışverişi olmayan her ne demişse görüp de söylemiş olan bir şahsiyettir. İşte bu Akif gerçekten Türk milletinin dertleriyle dertlenmiş, acılarıyla gözyaşı dökmüş ve milli mücadelenin manevi mimarlarından ve kahramanlarındandır. Mehmet Akif mülteci midir bilemem ancak o kelimenin tam anlamıyla dindardır. Dinin toplum için de önemli olduğunu eserlerinde çok kez işlemiştir. Fakat aynı zamanda toplumun dinini sömüren cahil ve fırsatçı din istismarcılarını Akif kadar yerin dibine batıran ikinci bir şahsiyet daha yoktur. Bunun yanında Mehmet Akif Ersoy Arap, Fars ve Batı klasiklerini orijinal dillerinden okuyan aydın bir kimliktir. Bugünkü veterinerlik fakültesini bitirmiş olan Mehmet Akif hem sosyal bilimler hem de pozitif bilimler, tıp bilimleriyle meşgul olmuştur. Sırtında bir paltosu olmadığı halde İstiklal Marşı’nın mükafatı olarak verilen o parayı da almamıştır. Akif, Türk vatanı var oldukça adı ve eseri her zaman anılacak olan büyük bir şahsiyettir.” dedi.
Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde uzun yıllar görev almış olan emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Recep Duymaz konuşmasında İstiklal Marşı’nın ortaya çıkış sürecini ve bu süreci başlatan duyuru metinini anlatarak “25 Ekim 1920 tarihinde gazetelerde çıkan bir duyuru ile bu süreç başladı. Gazeteler milli mücadeleyi anlatan bir İstiklal Marşı yazma yarışması olduğunu yazıyordu. Bu duyuru o dönemde büyük ilgi gördü ve dönemin şahsiyetleri bu duyuru ile yakından ilgilendiler. O günlerde çok zorlu zamanlar yaşayan bir toplum vardı. Bir yandan işgaller devam ediyor bir yandan da direnişler devam etmekteydi. Türk ordusu artık mücadelenin daha derli toplu olabilmesi için ve askere ve topluma umut olması için bir milli marş yazılmasına karar veriyor. Daha sonra bir yarışma duyurusu olan metin gazetelerde basılıyor. Bu metne edebi açıdan bakacak olursak seçilen kelimeler metne incelik ve estetik katmıştır. Yarışmaya özellikle herkes değil daha çok aydın kişilerin katılması istenmiştir. En sonunda ise bir heyetin vereceği karar ile birincinin seçileceği duyurulmuştur.” sözleriyle devam etti. Prof. Dr. Recep Duymaz konuşmasını “Sizlerden de İstiklal Marşı’mızdaki ve bu duyuru metinindeki güzellikleri ortaya çıkarmanızı bekliyoruz.” diyerek sonlandırdı.
Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yüksel Topaloğlu eser hakkında bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Topaloğlu, İstiklal Marşı’nın çok zor koşullarda ortaya çıktığından bahsederek “Ulusal marşlar söz konusu milletlerin temel kıymetlerini içerirler. Bizim marşımız da Türk milletinin tarih içerisinde ortaya koyduğu temel değerleri barındırır. Hem yapı hem de muhteva bakımından güçlü ve zengin bir metindir. İstiklal Marşı milli mücadele devam ederken yazılan bir metindir. Akif, milletine ve bu mücadeleyi kazanacağımıza olan inancını hiçbir zaman kaybetmeyerek bu metni yazmıştır. Eserde bağımsızlık, özgürlük ve hürriyet kavramlarına sıkça değinilmektedir. Çünkü Türk milleti tarihi boyunca bağımsızlığı için savaşmıştır ve vatanı için ölmeyi göze almıştır. Bizim marşımız gelecekten ümidi kesmeyen ve inanca dayalı bir marştır. Akif bu marşı Türklüğün tarihsel arka planından yola çıkarak kaleme almıştır. Türk’ün İstiklal Marşı da aynı zamanda yazılmak için Mehmet Akif gibi büyük bir vatansever şairi beklemiştir. Akif milletiyle birlikte sahada yaşayan maneviyatı güçlü bir şahsiyettir ve bu marşı ondan başkası yazamazdı.” dedi.
Panelistlerin konuşmalarının ardından soru-cevap kısmına geçildi. Yoğun bir ilgi ile takip edilen program Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali İhsan Öbek’in, panelistlere plaket takdim etmesi ile sona erdi.